0

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Gözlemevi 13. Yaşında

Bu Haber 2901 Kez Okundu
  • Paylaş:
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Gözlemevi 13. Yaşında

19 Mayıs 2015 tarihinde 13. kuruluş yılı kutlanan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Gözlemevi (ÇOMÜG), Çanakkale il merkezine 10 km uzakta, Radar Tepesi’nin arka yamacında, Ulupınar Köyü’nün yakınında yer almaktadır. Bugün Türkiye’nin en iyi üniversite gözlemevi konumundaki ÇOMÜG’de dört teleskop ile yaz-kış gökyüzü izlenmekte, gökcisimleriyle ilgili veriler toplanmakta, bu verilerle tez çalışmaları yapılmakta, bilimsel araştırmalar yürütülmekte, bu alanlarda eğitim verilmekte ve eleman yetiştirilmektedir. ÇOMÜG, ÇOMÜ’de astronomi ve uzay bilimleriyle ilgili 30 kadar elemanın oluşturduğu ÇOMÜ Astrofizik Araştırma Merkezi (ÇAAM) tarafından çalıştırılmaktadır.

Gözlemevinin kurulması, 1999 yılında, üniversite yeniden yapılanırken yetişmiş insan gücü dikkate alınarak öncelikli alanlar arasına alınan astrofiziğin bir laboratuvarı olarak planlanmış ve kuruluş çalışmaları 2002 başında tamamlanabilmiştir. Bugün, Ulupınar Gözlemevi ÇOMÜG Türkiye’de sayılı birkaç üniversite gözlemevinden biri durumundadır. Hatta eleman sayısı, çalışmaları, yürüttüğü projeleri, yayınları ve kullandığı altyapı dikkate alınırsa üniversite gözlemevleri arasında en iyisi olarak bilinmektedir. Gözlemsel astronomi, astrofizik ve uzay bilimleri alanlarında bilimsel araştırmalar, tez çalışmaları, eğitim ve eleman yetiştirme çalışmaları yanında bölge okulları tarafından yoğun bir şekilde ziyaret edilen ÇOMÜG, bugün bölgeye hizmet veren önemli bir bilim merkezi konumundadır. ÇOMÜ’nün Dünya’ya ve uzaya açılan penceresi durumundaki ÇOMÜG’de kullanılan 40 cm çaplı ilk teleskop OPTRONİK firmasından bağış olarak alınmış, diğer tüm aletlerin aşağı-yukarı tamamı bilimsel projeler ile sağlanmıştır. ÇOMÜG’nin hizmet binasındaki kütüphane, ÇAAM üyeleri tarafından oluşturulmuştur. Hizmet binasının tavanından sarkan Foucault Sarkacı ziyaretçilere Dünya’nın döndüğünü gösteren önemli bir deneydir. Gözlemevi girişinde yer alan Güneş Saati, zamanın nasıl ölçüldüğünü gösteren başka bir deneydir ve bir yüksek lisans tezinin eki olarak üretilmiştir. Gözlemevi’nde bilimsel, kültürel ve sanatsal değeri olan bu saatin bir kopyası Çanakkale kent merkezine, bir kopyası, istek üzerine Kırşehir Cacabey Medresesi bahçesine, bir kopyası da İstanbul Darüşşafaka Eğitim Tesisleri’ne ÇAAM üyeleri tarafından kurulmuştur.

ÇOMÜ Gözlemevi’nde yapılan gözlemlere dayalı çok sayıda bulgu indekslere giren dergilerde yayınlanmıştır. Gözlemevinde tek veya çift yıldız olarak bilinen 30 kadar yıldızın görünmeyen bileşenleri keşfedilmiştir. Merkez üyeleri tarafından yazılan bir ders kitabı Cambridge Üniversitesi yayınları arasında basılarak güncel çift yıldız katalogları oluşturulmuştur. Çift yıldız yörüngelerinin fazla açısal momentum kaybı nedeniyle gittikçe küçüldüğü ve zaman içinde çift yıldızların tek yıldıza dönüştüğü ilk kez ÇAAM üyeleri tarafından gözlemsel verilerle kanıtlanmıştır. Yıldız sismolojisinin, yakında başka bir yıldız olması halinde o yıldızın kütle çekimine bağlı olduğu gözlemlerle gösterilmiştir. Asteroidlerin foto metrik gözlemlerinden şekillerinin modellenmesi çalışmalarına ilk kez başlanırken kuramsal kozmolojide quark gluon plazmayla ilgili çok önemli yayınlar yapılmıştır. Çift yıldızların etrafında görünmeyen başka yıldızların bulunabileceği ve bu istatistiğin oldukça yüksek olduğu kanıtlanmıştır. Çift yıldızların etrafında da gezegenler olabileceği bu gözlemevinin birçok yayınında not edilmiştir.

ÇOMÜ, gözlemevinde gerçekleştirdiği ulusal ve uluslararası etkinliklerle tüm Dünya’ya bu alanda biz de varız diyebilmektedir. Gözlemevinde yürütülen tez çalışmalarının ve ortak bilimsel araştırmaların sonuçları birçok ulusal ve uluslararası bilimsel toplantılarda sunulmakta ve indekslere giren dergilerde yayına dönüşmektedir. Ulupınar Gözlemevi, uluslararası işbirliği projeleriyle, gerçekleştirdiği bilimsel toplantılarla, indekslere giren yayınlarıyla Üniversiteyi, Çanakkale’yi ve Türkiye’yi yurt içinde ve dışında kalıcı yazılı kaynaklarla tanıtan bir kurum durumundadır.

Türkiye Cumhuriyetinin ilk Gözlemevi sayılan Kandilli Gözlemevi, 1910 yılında Fatin Gökmen tarafından, 1868 yılında meteoroloji istasyonu olarak kurulan ‘Rasathane-i Amire’nin yerinde onun devamı olarak kurulmuştur. Rasathane’nin ilk müdürü Coumbary, ikinci müdürü Salih Zeki’dir. Fatin Gökmen’den sonra Kemal Erkman, Muammer Dizer ve Mete Işıkara Gözlemevi müdürlüğü yapmışlardır. Bugün Kandilli Gözlemevi İstanbul’un ışık etkisi altında kalmış ve büyük ölçüde ‘Deprem Araştırma Merkezi’ durumuna dönüşmüştür. Türkiye Cumhuriyetinin ikinci Gözlemevi 1936 yılında İstanbul Üniversitesi Gözlemevi olarak Prof. Dr. Freundlich tarafından kurulmuştur. Bugün bu gözlemevi de İstanbul’un ışık etkisi altında eski teleskobuyla görev yapamaz durumdadır. Üçüncü gözlemevi 1963 yılında Prof. Dr. E. A. Kreiken'in girişimleriyle Ankara Üniversitesi Ahlatlıbel Gözlemevi olarak kurulmuş ve uluslararası bir sempozyumla hizmete açılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nin 4. gözlemevi ise 1965 yılında Ege Üniversitesi Gözlemevi olarak Prof. Dr. Abdullah Kızılırmak tarafından Prof. Dr. Kreiken’in desteğiyle oldukça zor koşullar altında kurulmuştur. Bu gözlemevleri dışında 1980’li yıllarda ODTÜ, Fizik Bölümü’ne, o zaman Türkiye’nin 2. büyük teleskobu olan, 40 cm çaplı bir teleskop alınmış, 1991 yılında bir bina içine kurulmuş ancak yetişmiş insan gücü yokluğu nedeniyle hiç kullanılamamıştır. Benzer şekilde 1990’lı yıllarda Çukurova ve Bilkent Üniversitelerine, 2000’li yıllarda İstanbul’da iki koleje, Malatya Erciyes ve Samsun Ondokuz Mayıs Üniversiteleri’ne eğitim amaçlı küçük (40 cm den daha küçük çaplı) teleskoplar alınmıştır.

Bu arada kuruluş çalışmaları 1980’li yıllarda başlayan ve 1997 de açılışı yapılabilen Antalya Beydağlarındaki TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi tüm üniversitelerimize hizmet veren ulusal bir merkez durumundadır.

Genelde üniversitelere ve kent merkezlerine yakın kurulan üniversite gözlemevleri kentlerin hızlı büyümesi sonucu beklenmedik şekilde hızla ışık kirliliğinin içinde kalmakta ve bilimsel araştırmalara temel oluşturacak gözlemsel verilerin sağlanması zorlaşmaktadır. Bu durumdaki üniversite gözlemevleri, (örneğin Kandilli, İstanbul, Ankara ve Ege Üniversiteleri Gözlemevleri) artık daha çok eğitim çalışmalarında ve popüler etkinliklerde kullanılmaktadır.

Üniversitelerde diğer birçok teleskop da eleman ve altyapı yetersizliği nedeniyle bilimsel araştırmalarda kullanılamamaktadır. ÇOMÜG’nin kuruluşunda bu durum dikkate alınmış ve öncelikle gözlemevini çalıştıracak eleman altyapısı güçlü tutulmuş ve Gözlemevi, Çanakkale merkeze 10 km uzakta Çanakkale ışıklarını doğrudan almayan Radar tepesinin arka yamacında yol, su, elektrik, internet gibi altyapı sorunlarının kolay çözülebildiği bir alana kurulmuştur. Bu konumuyla ÇOMÜG daha uzun süre bölgede önemli astronomi merkezi olma durumunu koruyacaktır.

ÇOMÜG, Çanakkale’de ve bölgede 2002 yılından buyana uzaya açılan bir penceredir. Gözlem ekipleri, havanın açık olduğu her gece sabahlara kadar gözlem yapmakta, bir yandan ulusal ve uluslararası ölçekte veri üreterek uzay bilimleri alanında eleman yetiştirip öğrencilere ve halka yönelik etkinliklerle bilimi topluma mal etme görevini yürütmekte, Üniversiteyi ve Çanakkale’yi yurt içinde ve dışında tanıtarak Çanakkale’de bilim turizminin gelişmesine de ciddi katkılar yapmaktadır. ÇOMÜG, ÇOMÜ’nün ve Çanakkale’nin uluslararası ölçekli bir bilim merkezidir. Gözlemevi’nin kapıları tüm konuklara sonuna kadar açıktır. Yıldızlı geceler ilginizi çekiyorsa, uzayın derinliklerinde neler var diyorsanız, gökyüzünü teleskopla görmek tanımak istiyorsanız, hava karardığında, akşam saatlerinde Gözlemevine uğrayın. Sorularınızın yanıtını orada bulacaksınız.