0

ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer, Öğretim Üyeleri İle Bir Araya Geldi

Bu Haber 1198 Kez Okundu
  • Paylaş:
ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer, Öğretim Üyeleri İle Bir Araya Geldi

Prof. Dr. Yücel Acer, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’ne Rektör olarak atanmasının ardından Rektörlük Senato Salonu’nda öğretim üyeleri ile bir araya geldi. ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Değerli hocalarım, seçim sürecinin üniversitemizde bazı yaralar açtığının farkındayım. Zira bu süreç benim şahsen arzuladığım gibi geçmedi. Her ne kadar biz, ben ve arkadaşlarım, bu konuda vicdanen rahat olsak da seçim sürecinde adayların birbirlerini şahsen hedef almış olması ki, şükürler olsun biz bu seviyeye düşmedik, bazı yaralar açılmış olabilir, bazı yaralar daha eklenmiş olabilir. Ben şahsen bunun farkındayım. Hedefimiz bu seçim sürecinde ve öncesinde de yaşanan tüm yaraları sarmaktır. Zira bana oy versin vermesin, hocalarımızın büyük bir çoğunluğu bir değişim, dönüşüm ve yeni yönetim kurulması gerektiğini ezici bir çoğunlukla dile getirmiş oldu. Bu benim için oldukça saygı duyulacak bir şeydir.

Bu bağlamda biz bu süreçlerde yaşanmış her türlü sıkıntıyı sıkıntı olarak geride bırakıp tamir etme niyetindeyiz. Benim amaçlarımdan birisi bu. Benim sizlerden istirhamım bu süreçte ne yaşanmış olursa olsun isteyerek ya da istemeyerek birbirimize ne söylemek durumunda kalmış olursak olalım bütün bunları o dönemin şartlarına bırakıp yeni bir sayfa açmamız ki önümüze daha güçlü daha sağlam bakabilelim. Bütün kırgınlıkların, bütün yaraların geride bırakılıp sarılması ancak hepimizin çabasıyla olabilir. Ve üniversitemiz böylece hak ettiği huzur ortamına kavuşacaktır.

Tekrar belirtmem gerekirse ben bugün en çok, üniversitenin hocalarının yönetimine geçiyor olmasından dolayı mutluyum. Belki de üniversite kurulduğundan beri ilk defa kendi gündemiyle yönetilen bir üniversite haline gelecektir. İlk defa bu amaçla yola çıkan bir ekip olduğumuzu düşünüyorum. Tek gündemimiz üniversitemizin kalitesini arttırmak. Ama kalitenin arttırılabilmesi için daha temel bir unsur var, o da huzur ortamının oluşturulması, kardeşlik ve sevgi ortamının oluşturulmasıdır. Bizim kültürümüz, inancımız bu değerlerin tamamına sahiptir, tamamını güçlü bir şekilde bizlere öğretmiştir. Geriye kalan iş sadece kendi kültürümüz kendi inancımız doğrultusunda bu prensipler temelinde gidebilmektir. Eğer bunu başarırsak o arzuladığımız huzur ortamı, kardeşlik ortamı mutlaka oluşacaktır. Oluşmaması gibi bir durum da söz konusu olamaz. Buradan hareketle biz üniversitemizin önümüzdeki 4 yıl boyunca kaliteli bir üniversite olma yolunda ilerleyeceğini ümit ediyoruz. Bütün çabamız o yönde olacak. Zira biz yetkimizden önce sorumluluğumuzu hatırlayan bir ekip olmak durumundayız. Ve bu sorumluluklarımız neyi gerektiriyorsa onu yapacağımızdan sizlerin şüphesi olmasın.

Ayrımcılığa kesinlikle bir son vermemiz gerekir

Ayrımcılığa kesinlikle bir son vermemiz gerekir. Hepimiz bu ülkenin vatandaşları, insanlarıyız. Üstelik eğitim, öğretim görmüşlük açısından ülkenin en seçkin insanlarıyız. Dolayısıyla birbirimize ayrımcılık yapmak için hiçbir temel meşru olamaz. Biz meşruiyeti sadece yönetimde bulunup, bulunmama olarak algılamıyoruz. Mesleğini yapan siz hocaların hakkının hukukunun korunması bizlerin birincil sorumluluğudur, öyle bakıyoruz. Dolayısıyla ayrımcılık bizim mücadele edeceğimiz bir alan olacaktır.

Sizlerden yeni bir dönemin başladığını fark etmenizi rica ediyorum. Şüphesiz ki bu yeni dönem biraz önce bahsettiğim prensipler üzerine inşa edilen bir dönem olacaktır. ÇOMÜ huzur üzerine, kalite anlayışı üzerine inşa edilen bir üniversite olacaktır. Her ne kadar 25 Mart Çarşamba günü daha uzun bir sohbet imkânımız olacak olsa da özellikle şunu vurgulamak isterim; belirttiğimiz, tespit ettiğimiz, sizlerin farkında olduğu tüm sıkıntıların giderilmesinin bugünden yarına gerçekleşecek bir şey olmadığını ve olamayacağını da bilmenizi rica ediyorum. O yüzden bundan 1 – 2 ay sonra yine bazı aksaklıklar, sizi ve beni mutsuz eden bazı durumlar devam ediyor olursa dahi bilmenizi isterim ki bunlar sadece zamanla ilgili meselelerdir. Önümüzdeki zamanda, artık ne zaman ne kadarına gücümüz yeterse, en hızlı nasıl yapabilirsek o zaman sürecinde çözeceğimiz sorunlar olacaktır.

Ben hep öğrencilere kendi alanımla ilgili dersler anlatırken şunu söylerim; insanın olduğu yerde, tabi biraz devleti de referans alarak, uluslararası ilişkiler anlattığım için, devletler arasında sorun çıkmaması gibi bir şey söz konusu olamaz. Önemli olan bu sorunları uygun ve meşru bir şekilde çözecek bir sistemi kurmaktır. Dolayısıyla hiçbir sorun çıkmayacak vaadinden ziyade, çıkan her sorunun hakkıyla, taraflara hakkını teslim ederek çözülecek sorunlar, meseleler olacağı çerçevesinde bir vaat de bulunabilirim. Benimde hedefim bu sorunları sizlerle beraber hakkıyla çözebilmektir. O yüzden belli bir süre beklememiz herhalde doğru bir beklenti olacaktır diye düşünüyorum”.