Üniversitemizden Başbakan Yıldırım’a Fahri Doktora Ünvanı

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) 2017-2018 Akademik Yılı Açılış Töreni ve Başbakan Binali Yıldırım’a Fahri Doktora Tevdi Töreni düzenlendi.

Terzioğlu Yerleşkesi Troia Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen törene Başbakan Binali Yıldırım, Eski Başbakan Yıldırım Akbulut, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, AK Parti Grup Başkan Vekili Bülent Turan,  AK Parti Çanakkale Milletvekili Ayhan Gider,  AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fatih Şahin, Anayasa Komisyon Başkanı Mustafa Şentop, Vali Orhan Tavlı, Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğ. A. Mithat Kemal Algül, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ve Rektör Prof. Dr. Yücel Acer’in yanı sıra çok sayıda protokol mensubu, akademisyen ve öğrenci katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan tören, ÇOMÜ’nün 25. Yıl filminin izlenmesiyle devam etti. ÇOMÜ Müzik Eğitimi Anabilim Dalı öğretim elemanı Okutman Sedat Çılgın ve Barış Sezgi Açıkgöz’ün sunduğu müzik dinletisinin ardından tören konuşmalarına geçildi.

Öğrenci Konsey Başkanı Alperen Uysal ÇOMÜ’lü öğrenciler adına gerçekleştirdiği açılış konuşmasında üniversiteliler olarak, bu ülke için durmadan çalışacaklarını belirterek Başbakan Binali Yıldırım’a “çıktığınız yolda yalnız değilsiniz” dedi.

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer, Milletimizin ve ülkemizin bağımsızlığına düşkünlüğünün, güçlü iradesinin ve teslim alınamazlığının simgesi Çanakkale’de; tarihimizin en şanlı zaferlerinden birisinin adını taşıyan, kuruluşunun 25. Yılını kutlayan, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nin 2017-2018 Akademik Yıl Açılış töreninde ÇOMÜ hakkında detaylı bilgiler verdi.

“ÇOMÜ Meşruiyet Dışı ve Bilim Dışı Unsurlardan Temizlendi”

Son iki yıl içerisinde Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinin bir dönüşüm başardığının altını çizen Rektör Acer; “Ülkemizin başına bela edilmeye çalışılmış dış bağlantılı, yasa dışı ve bütün temel değerlerimizi istismar eden yapılanmanın bütün unsurlarından ve izlerinden üniversitemiz, devletimizin meşru mevzuatı çerçevesinde yürütülen mücadele ile temizlenmiştir. Artık üniversitemizde, ne 28 Şubat sonrasının baskıcı unsurları, ne herhangi bir terör yapılanmasının unsurları ne de FETÖ unsurları hayat bulamamaktadır, bir daha bulamamaları için bütün gayretimizi sarf etmeye devam edeceğiz” dedi.

“Akademik Kaliteyi Artırmak İçin Çalışmaya Devam Ediyoruz”

Prof. Dr. Yücel Acer, bütün gayretlerinin daha fazla bilimsel araştırma yapan daha uluslararası bir üniversite haline gelebilmek olduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Saygıdeğer Başbakanım, Üniversitemiz bütün bu meşruiyet dışı ve bilim dışı unsurlardan temizlenme sürecini yürütürken akademik kalitesini arttırmak için çaba göstermeyi bir kenara bırakmadı. Hem eğitimde kaliteyi hem de bilimsel araştırmada derinliği arttırmak için somut adımlar atmaya devam ettik. Hem öğretim elemanlarının hem de öğrencilerinin bilimsel araştırmalarına destek veren bir proje koordinasyon merkezi kurduk. Üniversitemiz, TÜBİTAK kaynaklarından destek alan 159 Üniversite arasında 25. sırada, Marmara Bölgesinde 52 üniversite arasından 8. sırada yer almakta. 2 yıl öncesine kadar, bilimsel araştırma projelerine kendi kaynaklarından 2,5 Milyon TL destek veren bir üniversite iken şimdi 3.5 Milyon TL destek veren bir üniversite haline geldi. Merkez laboratuvarlarını, uluslararası akredite laboratuvarlar haline getirme çalışmalarını, sonuca ulaştırma aşamasına geldik. Hem Çanakkale’nin hem de Üniversitemizin girişimci ve yenilikçi iş dünyası ile iç içe olacağı teknopark binasını ve alt yapısını bitirme aşamasına geldik. Son 2 yılda kütüphanelerimize 36 bin yeni kitap ve 120 bin yeni elektronik kaynak ekledik.

“İki Yıl İçerisinde Uluslararası Öğrenci Sayısını, 62 Farklı Ülkeden 1000 Öğrenciye Çıkardık”

Daha uluslararası bir üniversite olma çabalarımız ile 2 yıl öncesinde 400 civarında olan uluslararası öğrenci sayımızı, 62 farklı ülkeden 1000 öğrenciye çıkardık. Balkan ülkelerine uzaktan eğitim veren, üniversitemize gelen uluslararası öğrencilerimize Türkçe öğreten güçlü bir TÖMER oluşturduk. Özellikle Balkanlardaki üniversitelerle ortak yüksek lisans ve doktora programları açma görüşmeleri yapan, Balkanları her yönü ile inceleyecek ve takip edecek bir araştırma merkezine sahip bir üniversite haline geldik.

“Akademik Kalitede 2 Yılda 15 Basamak Birden İlerledik”

Bütün bu çalışmalar sonucunda, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Türkiye Üniversiteleri arasında, akademik kalite arasında, 2 yılda 15 basamak birden ilerleme başarısını gösterdi.

“Başbakan Binali Yıldırım’ın ÇOMÜ’ye Desteği Hiç Eksik Olmadı”

Saygıdeğer Başbakanım, sizi Üniversite olarak çok yakından tanıyoruz. Üniversitemizde ben bir Doçent ve Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü iken ve siz Değerli Başbakanımız, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı iken, üniversitemizi ziyaretinizi hatırlıyoruz. O zamanlar şahsen, Deniz Bilimleri Fakültemizin araştırma gemisi ihtiyacının giderilmesini sağladınız. Sonraki yıllarda desteğiniz hiç eksik olmadı. Üniversitemizin hemen önündeki karmaşayı gideren o büyük köprülü kavşak yatırımını planlayıp hayata geçirdiniz.

Biga yerleşkemizden merkez yerleşkemize kadar ulaşım alt yapımıza ilişkin birçok somut talebimiz hep olumlu yanıt buldu. Yakinen biliyorum ki, üniversitemizin FETÖ unsurlarından temizlenmesine baştan beri şahsen destek verdiniz. Şahsım ve üniversitem adına, bir kez daha sonsuz teşekkürlerimi arz ediyorum.

“Sayın Cumhurbaşkanımıza Gösterdiği Cesaret ve Üstün Liderliği İçin Şükranlarımızı Arz Ediyorum”

Geleceğimizin, inancımızın, millet olarak varlığımızın, bağımsızlığımızın, huzurumuzun ve bilimsel çalışmalarımızın koruyucu çatısı olan devletimizin, ülkemizin zor bir coğrafyada karşılaştığı bütün tehditlere karşı koymada Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ve siz Sayın Başbakanımızın kararlı ve cesur duruşunuz müstesna bir roldür. Dış bağlantılı bir yapının 15 Temmuz gecesi başlattığı darbe girişiminin daha ilk dakikalarında, Sayın Cumhurbaşkanımızın ve şahsınızın televizyonlarda yankılanan kararlı ve kendinden emin ses tonlarınız, hepimize ihtiyacımız olan ilk cesareti vermiştir. Saygıdeğer Cumhurbaşkanımıza buradan, devletimizin ve milletimizin gelişimi ve korunmasında ihtiyaç duyulan her anda, gösterdiği cesaret ve üstün liderliği için şükranlarımı arz ediyorum.

Saygıdeğer Başbakanım, Üniversitemizin başarılarında büyük katkısı olanlara, huzurlarınızda müsaadeleriniz ile teşekkürlerimi arz etmek istiyorum. Üniversitelerimizin büyük projelerinin tamamında, baştan beri bizimle beraber çalışan ve üniversitemizin projelerinin sürekli takipçisi olan AK Parti Çanakkale Milletvekili ve AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan’a, şahsım ve üniversitemiz adına teşekkürlerimizi arz ediyorum. AK Parti Çanakkale Milletvekili Ayhan Gider’e teşekkürlerimi arz ediyorum. Üniversitemizin her çağırısına tereddütsüz kulak veren ve desteklerini yanımızda hissettiğimiz Çanakkale Valimiz Sayın Orhan Tavlı’ya teşekkürlerimizi arz ediyorum.

Sayın Başbakanım, Üniversitemiz için, iyi niyetle sürdürdüğümüz çabalarımızı gören Çanakkale’nin kurumlarını, Üniversitemizin bir bütün olarak yanında olduklarını müşahede ediyoruz. Huzurunuzda Çanakkalelilere ve Çanakkale’nin kurumlarına ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

Rektör Prof. Dr. Yücel Acer, 25. Yılında da Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesini yalnız bırakmayarak teşrif ettiği için Saygıdeğer Başbakan Binali Yıldırım’a şükranlarını arz ederek konuşmasını bitirdi.

Prof. Dr. Yücel Acer’in konuşmasının ardından Fahri Doktora Tevdi törenine geçildi.

Başbakan Yıldırım’a ’Fahri Doktora’ Unvanı Verildi

Başbakan Binali Yıldırım’ın özgeçmişinin Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süha Özden tarafından okunmasının ardından Yıldırım’a ÇOMÜ tarafından Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi alanında, Türk siyasal hayatı ve kamu yönetimine üstün katkılarından dolayı ’Fahri Doktora’ unvanı verildi.

“ÇOMÜ’de Olmaktan Çok Büyük Mutluluk Duyuyorum”

Ardından kürsüye gelen Başbakan Yıldırım, “Burada olmaktan çok büyük mutluluk duyuyorum. Akademik yıl öğrencilerimize, üniversitemize ve hocalarımıza hayırlı olsun” diyerek başladığı konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:

“Türkiye, Bulunduğu Bölgede Çok Büyük Sınamalara Tabi Olmuş Bir Ülke”

“Türkiye bulunduğu bölgede çok büyük sınamalara tabi olmuş bir ülke. Alçak darbe girişiminin üzerinden daha 1 yıl geçti. Maalesef güzel, milli duygularımızı, ülke sevdamızı, dini duygularımızı istismar eden, kökleri dışarıda olan bir terör örgütü ile yüzleştik. İçeriden bir mikrop gibi kuşatarak ülkenin bağımsızlığına, demokrasisine kasteden alçak bir girişim içerisinde bulundu. Türk milletinin ‘bağımsızlık benim karakterimdir’ diye tanımladığı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün düsturuyla milliyetçi, bayrağını seven bütün unsurlarıyla, Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla meydanlara inen aziz milletin evlatlarıyla bu alçaklara gereken cevap verildi. O karanlık gece, halkın gücünün tankın gücünü yendiği gecedir. Bütün dünyaya ülkesi için gözünü kırpmadan canını vermeye hazır olan bir milletin neleri başaracağı göstermiş olundu. Onlar çok emindi. Yıllardır yatırım yaptıkları alçaklar ordusu sonuç alacaktı, sonuç yüzde 100 başarılı olacaktı ama olmadı. Hesap edemedikleri şey aziz Türk milletinin bağımsızlık aşkıydı. Bu millet, Çanakkale geçilmez derken de aynı ruha sahipti, 15 Temmuz’da da bu ezan dinmez, bu bayrak dinmez diyerek aynı ruhu gösterdi” dedi.

“2018 yılı; Uluslararası Troia Yılı”

Çanakkale’nin her yönüyle Türkiye’nin örnek şehri olduğunu ifade eden Yıldırım; “Bağımsızlık, destan deyince, düşman geçemez deyince Çanakkale akla gelir. Çanakkale’de ortaya konulan o büyük savaş olmasaydı bugün ülke olarak bu topraklarda hür ve bağımsız olarak belki de yaşamayacaktık. O kararlılık bugün Türkiye Cumhuriyetinin hür ve bağımsız olarak bu duruma gelmesinin önünü açmıştır. Çanakkale o büyük kahramanlık destanını yaşayan bir merkezimizdir. Çanakkale medeniyetler tarihi bakımından önemli bir yerdedir. Önümüzdeki yılı Uluslararası Troia Yılı ilan edilmiştir. Önümüzdeki yıl yurt içinden ve dışından daha fazla ziyaretçinin uğrayacağı yer olacaktır. Bugün zannediyorum her yıl 18 Mart’ta, 24-25 Nisan’da 3 milyon civarında ziyaretçi geliyor Çanakkale’ye.

Burası, milli duygularımızın yaşatılması, toprak bütünlüğümüzün, vatanıyla milletiyle bağımsız bir Cumhuriyet olduğumuzun, yıkıcı bir faaliyetin bizi ilkelerimizden vazgeçiremeyeceğinin açık ilanıdır. Bu başarılmıştır. Bugün Türkiye, etrafı ateş çemberi olan bir ülke olmasına rağmen istikrarla 2023 yılına emin adımlarla ilerlemektedir. Yakın tarihimizde bu kadar önemi olan Çanakkale’nin hak ettiği konuma gelmesi gerekirdi. Ulaştırma Bakanı olduğum ilk günlerde Çanakkale’ye gelmek için çok zorlandım. Uçak yok, havayolu yol, denizden geliş yok, karayolları çok düşük standartlarda. Saatlerce Eskişehir, Bursa, Bandırma üzerinden gün boyu seyahat ederek geldik. Şu an buradan Ankara’ya 5 saat sürüyor. Bizim için siyaset millete hizmetti. Millete hizmet etmeyen bir siyaset Türkiye’ye lazım değil. Hemen yollar için seferberlik ilan ettik. Çanakkale’den Eceabat, Biga’ya doğru, Bandırma’ya, Bursa’ya doğru bölünmüş yol çalışmalarını başlattık. Çanakkale’nin hemen hemen bütün Anadolu’ya bağlantıları tamamlandı. Kara ulaşımını bitirmek yetmez. Aynı zamanda hava ulaşımı da lazım dedik. Havaalanını da uluslararası hale getirdik. 1 Kasım’dan itibaren İstanbul’a uçuşlar başlayacak. İç ve dış hatlarda kullanılacak bir terminal oldu. Gökçeada, Bozcaada’ya doğru dürüst seferler yoktu. Çanakkale kısmını GESTAŞ’a verdik. Gemi ihtiyacının karşılanmasına destek olduk. Yaz, kış her havada sefer yapabilecek bir altyapı olması lazım. İlk defa o tarihlerde sadece Çanakkale deniz ulaşımına mahsus kanun çıkardık. Çanakkale bunu hak ediyor. Bütün hizmetlerde emeği geçenlere teşekkür etmek isterim. Bütün milletvekillerimiz büyük gayret gösterdi. Taş üstüne taş koyan herkesin başımız, gözümüz üzerinde yeri var. Kalıcı olanlar yaptığınız işlerdir” diye konuştu.

"Türkiye’yi 15 Yılda 3 Kat Büyüttük"

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde 15 yılda 1 Türkiye’yi, 3 Türkiye’ye çıkardıklarını ifade eden Yıldırım, “Çanakkale’de bir başka büyük projenin adımını attık. 18 Mart’ta muhteşem katılımla açılış törenini yaptığımız 2023 metre açıklığında, dünyanın iki kule arasındaki en fazla açıklık bulunan köprüsünün temelini attık. 2023’e gelmeden köprü ve 90 kilometre yolla beraber açmış olacağız. Çanakkale gece, gündüz her havada geçilecek. 2002’de Çanakkale’de 21 kilometre bölünmüş yol vardı. Şimdi 320 kilometreye çıkmış. Çanakkale demek Türkiye demek. 15 yılda hükümetlerimiz döneminde Çanakkale’ye yaptığımız yatırım 17 milyar lira.

"Üniversiteler Bir Ülkenin Gelişimi İçin Vazgeçilmez Kurumlardır"

Üniversitelerin vazgeçilmezliği küresel, büyük düşünmekten geliyor. Geniş vizyon içerisinde öğrenme, muhakeme kabiliyetinin gelişmesi, özgüvenin gelişmesi, üniversitenin vermesi gereken en önemli şeydir. Ne kadar sorunları analitik düşünebiliyorsanız ve FETÖ gibi, marjinal örgütlerin bölücü faaliyetlerin etkisinde kalmıyorsanız üniversite size hak ettiğiniz bilgiyi veriyordur. Burası onların üstlendiği önemli merkezlerden biriydi. Bu mikrop temizlenme noktasına gelmiş. Diploması olmayan bir adamın etrafında üniversite okumuş, profesör olmuş adamlar geziyor. Allah akıl, fikir vermiş. Allah bize engin bir muhakeme kabiliyeti vermiş. İnancımız var ama bunun istismar edilmesine, kullanılmasına müsaade etmeyeceğiz. Sahip olduğumuz değerler bize yeter” dedi.

"Orada Yaşayan İnsanlara, Sivillere Bunun Bedelini Ödetmeyeceğiz"

Irak’taki referanduma ilişkin de konuşan Başbakan Yıldırım, “Bir ayrılık ateşini yakanlar, bölgedeki sorunların çözümü için değil, daha da büyümesi için en önemli yanlışı yapanlardır. Orada yaşayan insanlara, sivillere bunun bedelini ödetmeyeceğiz. Alacağımız tedbirler bu yanlış kararı alanlara yönelik olacaktır” dedi.

"Burada Dimdik Kalmak İçin Kendi Kendimize Yeterli Hale Gelmeliyiz"

Türkiye’nin ikinci büyük mücadelesinin bölücü terör örgütü PKK olduğuna dikkat çeken Yıldırım, “Bugün yine şehitlerimiz var. Onlara Allah’tan rahmet diliyorum. Son iki yılda terör örgütü belini doğrultamaz hale gelmiştir. 2 yıl önce 3 binin üzerinde genci dağa götürüyorlardı. Gençler çıkmaz yolu gördüler. Geleceğin Türkiye’de olduğunu gördüler. Ayrılıkçı söylemlere itibar etmeyin. Bölücü olsun, din istismarcısı olsun kim olursa olsun yabancı düşmanlığının, İslam düşmanlığının Avrupa’da ne kadar rağbet gördüğüne şahit oluyoruz. Bu, Avrupa’nın en büyük felaketidir. Ülkemiz hakkındaki yıkıcı söylemlerini gördük. Hollanda, Almanya denedi kaybetti. Türkiye diyen oy kaybediyor. Biz Avrupa Birliği’nden gelecek vizyonlarını belirlemelerini bekliyoruz. Türkiye size mecbur değil. Bugün Ortadoğu kan gölüne dönmüş, binlerce terör unsuru Türkiye burada onları durdurmasa Avrupa’da bugün sokağa çıkamazlar. Avrupa’nın tekrar başını ön eğip, geleceğine karar vermesi lazım. Yola nasıl yürüyeceğine karar vermesi lazım. Avrupa tarafımız da var Asya tarafımız da var. Avrupa, Asya arasında hem fiziki, hem medeni köprü kuruyoruz. Türkiye medeniyetleri birleştiren bir rol oynuyor. Kısa vadeli hesaplarla, ırkçılık, İslam düşmanlığı yaparsanız hüsrana uğrarsınız. Türkiye zor bir bölgedir. Biz coğrafyamızı değiştiremeyiz. Burada dimdik kalmak için kendi kendimize yeterli hale gelmeliyiz. Eğitimde, sanatta, tarımda, bütün alanlarda kendi kendimize yeterli hale geleceğiz. Bugün bazı konularda örtülü ambargo uygulanıyor. Bu bize bir mesajdır ancak muhtaç olmayacağız. Türkiye bu yolda çok mesafe kat etti. Savunma sanayinde 3 milyar cirodan 35 milyar dolarlık bir ciroya çıktı. Bütün bunlar düşmanlık için, yayılmak için değil. Tehdit olduğunda biz buradayız demek için. Operasyonel kabiliyetiniz kadar faaliyetiniz vardır.

"Mikroplara, Spamlara İzin Vermeyin"

ÇOMÜ’nün 52 bin öğrenciye sahip bir üniversite olduğunu söyleyen ve kuruluşundan bugüne emeği geçenleri tebrik eden Başbakan Yıldırım, konuşmasının sonunda öğrencilere öğütler vererek sözlerini şöyle tamamladı:

“Bu altın yıllarınızın bir saniyesini bile boş geçirmeyin. Bu yılları dil öğrenmek için fırsat bilin. Bir yabancı dil daha bilirseniz üstünlük sahibi olursunuz. Ayrıştırıcı olmayın, zararlı fikirlerin kafanıza girmesine izin vermeyin. Mikroplara, spamlara izin vermeyin. Bizim sorunları torunlara bırakmamak için gece, gündüz çalışıyoruz. Daha az sorun bırakmak için çalışıyoruz. Daha az sorunla daha çok iş yapma kabiliyetine sahip olmanız için bunları yapıyoruz.Fahri Doktora unvanından dolayı herkese teşekkür ediyorum. Biz de bu iltifata layık olmak için bundan sonra çok daha fazla çalışacağız. Milletimizin geleceği için, kalkınması için, huzuru için var gücümüzü sarf edeceğiz.”

Konuşmaların ardından Başbakan Yıldırım’a Rektör Prof. Dr. Yücel Acer tarafından hediye takdim edildi ve aile fotoğrafı çektirildi.

Törenin ardından Rektörlük binası önüne hatıra fidan dikimi gerçekleştiren Başbakan Yıldırım’ı, Rektör Prof. Dr. Yücel Acer makamında ağırladı.

Hediye takdiminin ardından protokol onuruna verilen yemek ile program sona erdi.